Arıburnu Yarları

Anzak tören alanının hemen üstünde yeralan bütün ihtişamı ile Arıburnu yarları görülecektir. Adeta tüm azameti ile ”Biz vazifemizi yaptık” diyen Arıburnu’nu göreceksiniz.

Anzak Koyu Kitabesi

25 Nisan günü Anzak Birliklerinin çıkarma yaptıkları Anzak Koyu’nun bitti noktada kitabe yeralmaktadır. Kitabede, 1934 yılında Atatürk’ün yazdığı sözler İngilizce yer almaktadır. Türkçesi şu şekildedir:
”Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçikle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Göz yaşarlınızı dindiriniz! Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”

Küçük Arıburnu 27. Alay Kitabesi

25 Nisan ‘da çıkartma yapan Anzak kuvvetleri karşısında ilk saatlerde 27.Alay’ın 8.ci bölüğünden küçük bir Türk bölüğü vardı. Bu Kitabe ilk çıkartma günü burayı kahramanca savunan bu küçük bölük anısına yapılmıştır.
”27nci Piyade Alayının 8nci Bölüğünden bir takım, 25 Nisan 1915 günü sabaha karşı Arıburnu kıyılarına çıkan Anzak Kolordusunun 1500 kişilik ilk kademesine ağır kayıplar verdirerek, kıyının dik yamaçlarına sığınmak zorunda bırakmıştı.”
Sabah saatlerinde karaya ayak basan müttefik askerlerinin sayısının artması üzerine 27. Alay’ın 8. bölüğünün dayanması da güçleşir. Beklenen emrin gelmesi üzerine 27. Alay’ın Eceabat Topzeytinlik’te bulunan diğer iki taburunun da (1. ve 3. taburlar) peyderpey savaşa girmesi ve ilerleyen saatlerde 57. Alay’ın da cepheye yetişmesi ile Anzak ilerleyişi durdurulmuş, hatta denize dökülme aşamasına gelinmiştir.

Üsteğmen Nazif Çakmak Şehitliği

Conkbayırı’nın doruğunda etrafı duvarla çevrili çevresi ağaçlıklı olup Mareşal Fevzi ÇAKMAK’IN kardeşi için 1919 yılında yapılmıştır. Conkbayırı’nı ele geçirmek için 64. Alayda bölük komutanlığı görevi sırasında8 ağustos 1915 günü ANZAK’lara karşı yapılan süngü hücumu sırasında şehit olmuştur. Anıtta şunlar yazılıdır : ”Mareşal Fevzi ÇAKMAK’ın kardeşi. Üstğm. Nazif ÇAKMAK burada, bölüğünün önünde süngü hücumu ile düşman siperlerine atıldığı sırada şehit olmuştur: 26 Temmuz 1915”

Mehmet Çavuş Anıtı

Mehmet Çavuş anıtı düşmanın hiçbir zaman ele geçiremediği ve bu nedenle ”Cesaret Tepe” diye anılan bir yerde bulunmaktadır. Düşman askerlerinin lağım patlatması sonucu Mehmet Çavuş ve 25 askerin anısına 1919 yılında yapılan ilk dört anıtımızdan biri olma özelliği taşır. Anzak kuvetlerine karşı bölgeyi kahramanca savunan Mehmet Çavuş ve 25 askeri bölgenin Cesaret tepesi ismini almasına neden olmuşlardır. 1934 yılında anıt tekrar restore edilerek günümüz halindeki yapılmıştır. Miralay Şefik Aker’in hatıralarında; ”…Sırt’ta düşmanlarımızın Arıburnu ve Anafartalar’dan ricata mecbur olduklarını ilk ihbar eden ve biraz eratımızı şehit eden son bir lağım patlama mevkii olmasına binaen hatıra olarak iki taraf siperlerinin tam ortasında yaptırdığım ve halen ziyaretgah olarak kullanıldığını işitmekte bulunduğum abidenin (bu abide yıkılarak yerine muntazam bir abidenin yapıldığını işittim). Bu anıt, yarımadadaki ilk anıt olmaktadır. Savaş sonrası her türlü tören bu anıtın önünde icra ediliyordu.” Büyük Anafarta Köylüleri ”Biz orada Kuran okuyor, kazanlarla pilav pişirip şehitlerimiz için hayır yapıyorduk” diyorlar.

Gözetleme Tepe Şehitliği

Alçıtepe Köyü’nü çıktıktan sonra Arıburnu mıntıkasına doğru giderken tepede bir anıt görülür. Anıt, Eskişehir Kor.İş.Tb.1.Bl.tarafından 1939 yılında yapılmış, II. Dünya Harbi 3 şehidimiz yatmaktadır.

Mareşal Fevzi Çakmak Anıtı ve Harp Karargahı (Gelibolu)

Gelibolu Alçıtepe Köyü’nün 2.70 km. doğusunda Mareşal Fevzi Çakmak Anıtı bulunmaktadır. Çanakkale Savaşları’nda 5.Kolordu komutanı olan Mareşal Fevzi Çakmak anısına 1941’de yapılmıştır.

Pembe renkli mermerden kare bir kaide üzerinde yukarıya doğru daralan küçük bir sütunun üzerinde bir top mermisi dikine olarak yerleştirilmiştir. Bu anıtın 300 m. uzağında ise, Mareşal Fevzi Çakmak’ın savaş karargâhının yerini belirten bir anıt dikilmiştir. Bu anıt beyaz mermerden olup, beyaz mermerden kare bir kaide üzerinde ikinci bir kare kaide ve onun üzerinde de yukarıya doğru daralan bir dikili taş şeklindedir. Anıtın tümü alçak bir duvarla çevrilmiştir.

Alçıtepe Garnizon Anıtı

Alçıtepe köyü girişindeki askeri birliğin içerisinde yer alan bu anıt, yukarıya doğru küçülen üç merdivenle çıkılan küçük bir platformun üzerindedir.

Mermerden yapılmış olan anıtta kare çerçeve içerisinde bronzdan Atatürk’ün büstü ve onun altında Atatürk’ün şu sözleri yazılıdır:
”Vahdette ve emelde ısrar eden millet mağrur ve mütecaviz düşmanı gurur ve tecavüzünde nadim Kılar.” K.Atatürk

İSTİHKAM YÜZBAŞI TAHİR BEY ANITI

İsimsiz Topçu Yüzbaşı şehitliğin birkaç metre ileride bulunan İstihkam Yüzbaşı Tahir Bey anıtı, kara muharebelerinin yoğun bir şekilde sürdüğü mayıs ayı ortalarında dört er ile denize açılan İstihkam Yüzbaşı Tahir Bey’in teknesi ile mayına çarparak şehit olmalarının anısına yapılmıştır. Anıtın üzerinde yer alan kitabede ise 1331(1915) yılında bindiği kayığın mayına çarpıp vazife uğruna şehit olan İstihkam Yüzbaşı Tahir’in aziz ruhu şad olsun El Fatiha yazmaktadır. Fakat ne kayıktaki dört er hakkında nede İstihkam Yüzbaşı Tahir Bey hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

Balkan Harbi Şehitliği

Eceabat-Kilitbahir sahil yolunun hemen sağında bulunan anıt 1962 yılında Balkan şehitleri ve Çanakkale Şehitleri anısına yapılmıştır.Anıtın dört bir tarafında çeşitli ibareler yer alır. 2,5 metre yüksekliğindeki anıtın etrafı demirlerle çevrilidir. Anıtın yapımında Ilgardere taşları kullanılmıştır.

İSİMSİZ TOPÇU YÜZBAŞI ŞEHİTLİĞİ

Çamburnu şehitler anıtından yola devam ettiğimizde karşımıza askeri bölge çıkmaktadır. Askeri sorumluluk bölgesinin başlangıcında yolun sol tarafında İsimsiz Topçu Yüzbaşı şehitliği bulunmaktadır. Şehitlikte çam selvilerinin ortasında bir mezar bulunmaktadır. Fakat burada yattığı söylenen topçu yüzbaşısı hakkında herhangi bir bilgi bulunmaktadır. Bunun yanı sıra savaş sırasında ağadere olarak adlandırılan bu bölgede yarımadanın en büyük sahra hastanesi bulunmaktadır. Cephede ağır yaralanan askerler bu bölgeye sevk edilir tedavileri bu bölgede yapılırdı. Tedavi sırasında şehit olan askerler bu bölgeye defnedilmiştir. Avustralyalı savaş muhabiri C. Bean Binbaşı Zeki Bey ile 1919 yılında yarımadaya yapmış olduğu gezi sırasında bu alanda 3000 den fazla mezar taşı saydığını belirtmiştir. Yamaçta bulunan baş taşlarıda bu durumu ispatlar haldedir. Bu kadar çok şehidin yattığı bölgede askeri alana yakınlığı ve yeterli araştırmanın yoksunluğundan dolayı herhangi bir çalışma yapılmamıştır.

Değirmen Burnu Tabyası

Değirmen Burnu Tabyası, Kilitbahir Köyü’nün girişinde, Eceabat’ın 3km. güneyinde yer almaktadır. Tabyanın bulunduğu yer günümüzde Askeri Alan olduğu için ziyarete açık değildir. Askeri Alan’ın girişinin tam karşısında İstihkam Yüzbaşı Tahir Bey Anıtı bulunmaktadır.
Tabya, 1894 yılında bizzat II. Abdülhamit’in emriyle yaptırılmıştır. 1915 Çanakkale Muharebeleri’nde 7 adet boneti bulunan tabyada Alman Krupp marka toplar kullanılmıştır. Tabyanın dış görünüşü doğal çevreye uyum sağlayan küçük tepeciklerden oluşmaktadır. Cephanelik olarak kullanılan dikdörtgen şeklindeki odalar (bonet) kesme taştan yapılmış ve üzerleri tonoz sistemiyle örtülmüştür. Odaların bazılarında havalandırma amaçlı küçük delikler bulunmaktadır. Aynı yerde bir de kışla binası bulunmaktadır. Bu yapı da aynı dönemde yapılmıştır. Tabya ve kışla binası, şu anda Çanakkale Boğaz Komutanlığı’na bağlı 3. Deniz Piyade Taburu tarafından kullanılmaktadır. Bu yapılar, 14 Kasım 1980 tarihinde Kültür Bakanlığı tarafından “Korunması Gereken Kültürel Varlık” olarak tescil edilmiştir.